3 Mayıs 2010 Pazartesi

Death is , Once Again, My Closest Friend

Hafif bir üşüme hissiyle gözlerini araladı Kelebek. Gülümsedi. Hala uyudupu yerdeydi; en sonunda yolculuğunun bittiği yerde. Yattığı yerden doğrulup etrafa bakındı; değişen bir şey yoktu. Hiçkimseden eser de yoktu. Garipsemedi, içinden bir ses böyle olacağını biliyordu.

Ayağa kalkıp ilerledi, bir elini duvarlarda gezdirerek. Genişçe bir odaya geldiğinde durdu. Masa, sandalye ve kitapların olduğu, bir başka oda. Raflara bakınırken, tırnakları eline ve bileğine sarılı bandajları açtı. Raftan bir kitap seçti v en yakın masaya doğru yürüdü , bandajaların yere düşüşünü önemsemeden.

Kitabı masanın üzerine bıraktı. Arkasında bıraktığı kandan ize takıldı gözü; bileklerine baktığında tırnaklarıyla eski yaralarını deşmiş olduğunu gördü inanmayarak. Bir an görüntü gidip geldi gözlerinde. Gözlerini kırpıştırıp görüntüyü netleştirmeye çalıştı ama beceremedi. Sendeledi, duvara dayandı.

Dizlerinin bağı çözülüp tüm soğuk bedenini baştan aşağı titretirken, artık kocaman görünen kanatlarını çıkarıp etrafına sardı. Hayır, hala yeterince ısınamamıştı. Gülümsedi. Soğuk yere yüzüstü düştü. Bedeni buz kesti. Gözleri uzaktaki bir noktaya bakarken yüznde gülümseyen bir ifade vardı.

Ölmüştü.


Bir kaç saat sonra tekrar doğana kadar.

~ Rose
Faraway Vol. 2 - Apocalyptica
Don't you slip away from me, It's you i live for, don't you leave.
Don't you slip away from me, i'm vulnerable to your love.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder